24 Kasım 2013 Pazar

Şişli Forumlarının TMMOB 3. İstanbul Kent Sempozyumu Bildirisi / 24 Kasım 2013

Değerli Katılımcılar;

Forumlar, Gezi Parkı’nın yıkılmak istenmesiyle başlayan ve ülkenin her yanına yayılan mücadele dalgasının en önemli kazanımlarından biri oldu. İstanbul’un dört bir yanından; kentin tarihi ve doğal   alanlarının yağmalanmasının simgesi olarak gördükleri Taksim Projesi’ne karşı, alanları dolduran insanlar burada edindikleri deneyimlerle yaşadıkları bölgelere döndü ve forumlarda bir araya geldiler. Büyük bir çoğunluğu, seçimden seçime önlerine konulan partilere oy vermek dışında kendilerini siyasetin ve karar alma sürecinin dışında tutan temsili demokrasiye karşı; Gezi ile açığa çıkan tepki sonrası, forumlar yoluyla alternatifinin yaratılmasına dönüştü. Yani “Biz çoğunluğun oyunu aldık. Herkes bizim aldığımız karara tabi olmak zorundadır.” diyen söyleme karşı “Artık bize rağmen ve bize sormadan istediğinizi yapamazsınız. Bizler kendi kararlarımızı hep beraber yatay biçimde alabiliriz.” Cevabı pratikte verildi. Temsili demokrasiye karşı doğrudan ve katılımcı demokrasinin nüveleri forumlarla hayat bulmaya başladı.

Bunun doğal sonucu olarak bizler Şişli’de yaşayan insanlar  “hepimizi ilgilendiren konularda hepimizin fikri alınmalıdır, halkın karar alma süreçlerine katılacağı mekanizmalar oluşturulmalıdır.” fikrini yaşam alanlarımıza dair tüm tahayyüllerimizin gerçekleşebilmesinin koşulu olarak ön plana çıkartıyoruz. Diyoruz ki; genel anlamda şeffaf, halkın her süreçte katılımına açık, politikaların rant kaygısıyla ve azınlığın çıkarlarına göre değil toplumun genelinin ihtiyaçlarına göre belirlendiği, emekten yana, kadınların tüm karar süreçlerinde en az %50 katılımının sağlandığı, homofobik ve transfobik olmayan, dini/mezhepsel ayrımcılık içermeyen, çocukları,engellileri ve yaşlıları gözeten, doğayı koruyan, herkesin kendi dilini özel ve kamusal alanda özgürce kullanabildiği  bir toplumsal düzenle birlikte Şişli,  yerelden katılımcılığı esas alan bu ilkelerle, yerinden yönetilmelidir. Katılımcılık ve yerinden yönetim ilkeleri kentin genelinden ilçelere, mahallelere ve sokaklara kadar yayılmalıdır.

İstanbul’un tamamı şantiyeye dönerken Şişli’nin de beton yığınına çevrilmiş olması meselenin adaylar ya da partilerle değil yönetim biçimi ve politik anlayışla ilgili olduğunu somut olarak göstermektedir. Şişli forumları olarak belirlediğimiz ve çeşitli mecralarda dile getirdiğimiz taleplerimiz şunlardır:

-       Tamamen beton yığınına dönüşmüş olan Şişli’de rahatlıkla ulaşabileceğimiz mesafede ve yeterli genişlikte park yapılmalıdır.
-       Çocukların güvenilerek bırakılabileceği ücretsiz ve nitelikli kreşler açılmalıdır.
-       Şişli Belediyesi’nin aldığı kararların ve bütçesinin şeffaf ve denetlenebilir olması, kentsel dönüşüm adı altında yapılacak uygulamalar başta olmak üzere ilçemizi ilgilendiren her tür kararda Şişli halkına bilgi verilmesi ve alınacak kararlarla ilgili halkın fikrinin alınacağı mekanizmaların oluşturulması sağlanmalıdır.
-       Bölgemizde ve ülkemizde gittikçe azalan doğal, tarihi ve kültürel zenginliklerimiz tüketilmemeli, korunmalıdır. Suyumuz, bitkisel ve vahşi hayatımız, doğal güzelliklerimiz, madenlerimiz, tarihi kalıntılarımız, yerel el sanatlarımız ve zanaatlarımız yani kısaca maddi ve manevi tüm kültür mirasımız sonsuz kaynaklar değildir; gelecek nesillere aittir. Bunlar  korunmalı ve sürdürülebilir bir model ile işletilmelidir.
-       Katı atıkların ve atık yağların ayrıştırılması ve geri dönüşümü konusunda daha fazla çalışma yapılmalı, sürmekte olan çalışmalar yaygınlaştırılmalıdır. Yaşamını atık toplayarak kazanan katı atık işçileriyle irtibat kurulmalı, onlara karşı engelleyici politikalar yerine, onları destekleyici politikalar geliştirilmelidir.
-       Tüm kaynakların kullanımında verimlilik ve sürdürülebilirlik ilkesi ile hareket edilmesini istiyoruz. Mümkün olan her yerde yenilenebilir / geri dönüşümlü enerji kullanımı uygulanmalı ve teşvik edilmelidir. Bu yöndeki proje, araştırma ve uygulamalara destek verilmelidir.
-       Sokak hayvanlarını kısırlaştıma, düzenli sağlık bakımı, barınak ve aşılama çalışmaları daha etkin olarak yapılmalıdır. Hayvan gezdirme alanları arttırılmalıdır.
-       Araç trafiğinden ve inşaatlardan kaynaklanan gürültü kirliliğini engelleyecek önlemler alınmalıdır.
-       Şişli genelinde bisikletlerin güvenli biçimde seyahat edebilmesini sağlayacak önlemler alınmalıdır.
-       İSPARK’ın insanların kapısının önüne park ettiği araçtan dahi ücret alması kabul edilebilir değildir. Şişli’deki otopark sorununu çözecek ve Şişli’de yaşayan insanlar için ücretsiz otopark imkanının sağlanmasını talep ediyoruz.
-       Tüm okullara ait bahçe, açık alan, spor vb alanların okul saatleri dışında halk tarafından kullanımına izin veren yasal hakkımızı kullanmak istiyoruz. Bunun için gerekirse düzenlemelerin yapılmasını, okul saatleri dışında bu alanların bölge sakinleri tarafından kullanımı için imkân sağlanmasını talep ediyoruz.
-       Çalışma ve yaşama alanlarının birbirine yakın olduğu kentler hedefiyle Şişli’de var olan işyerlerinde kadınların öncelikli istihdamı konusunda pozitif ayrımcılık uygulanmalıdır.
-       Kadın dostu bir kent için cinsiyet eşitlikçi bir bütçe ile planlanmalı, bütçenin tüm aşamaları şeffaf ve katılımcı olmalı, paydaş analizi tüm başlıklarda ve tüm Şişli’lilere ulaşılarak yapılmalı, kentin gerçek ihtiyaçları gözetilmeli ve yeni rantlar yaratmamalıdır.
-       Halide Edip Adıvar Kültür Merkezi’nin bulunduğu yolda yapılması planlanan ancak hayata geçirilmeyen üst geçit inşaatına engellilerin ve yaşlıların kullanımı da gözetilerek bir an önce başlanmalıdır.
-       İlçemizde gökdelenlerin mahallelerin afet sonrası toplanma alanlarına yapılmış olması ve ilçenin genelinde nefes alacak alanın kalmamış olması herhangi bir afet durumunda karşılaşacağımız sorunun ne kadar devasa olduğunu ortaya koyuyor. Toplanma alanlarına ilişkin acilen ve kentsel düzenleme açısından hiçbir mağduriyet yaratmayacak bir plan geliştirilmeli ve uygulanmalıdır. Acil müdahale planı konusunda mahallelerde bilgilendirme çalışmaları yapılmalıdır.
-       Deprem nedeniyle yıkım ve yenileme çalışmaları yapılan yerleşim yerlerindeki dayanıksız binaların yapımındaki usulsüzlükler geriye dönük araştırılmalı, depreme dayanıklı konutların yapımı süreci yurttaşların sırtına yük edilmemelidir,
-       Kentsel dönüşümün yarattığı eşitsizliğe dikkat çekilmeli ve kentsel dönüşüm bahanesiyle mahallelerde rant yaratılarak, yoksul insanların yerlerinden edilmesine karşı çıkılmalıdır,
-       Şişli, İstanbul'da LGBTİ nüfusun yoğun olduğu bölgelerden biridir. LGBTİ’lerin katılımıyla, onların deneyim ve ihtiyaçları doğrultusunda LGBTİ dostu yerel yönetimler oluşturulmalıdır. Bu bağlamda, mahallelerinde maruz kaldıkları ayrımcılığa ve şiddete karşı acilen önlem alınmalıdır.
-       Şişli, çok sayıda göçmene de ev sahipliği yapmaktadır. Mahallelerde göçmenlerin  barınma, sağlık vb. hizmetlerden yararlanma, dil desteği alma ve sosyalleşme gibi gereksinimlerine cevap verebilecek dayanışma merkezleri kurulmalıdır.
-       Mahallelerimizin sokaklarındaki arnavut kaldırımların özellikle çocuklu aileler ve kadınların gündelik yaşamlarında zorluk yarattığı görülmektedir. Kentlerin düzenlemesi sırasında; kadınların, çocukların, yaşlıların, engellilerin yaşamına uygun tasarımlar uygulanmalıdır.
-       Şişli’de yer alan Kadın Sığınma Evi’ne kadınların erişiminde çeşitli zorluklar olduğu bilinmektedir. Bu konudaki zorlukların aşılması için kadın örgütlerinin rehberliğinde bir Kadın Danışma Hattı oluşturulmalı, kentteki asayiş ve idari personelin kadın hakları konusunda eğitimi ve denetimi sağlanmalıdır,
-       Hastalar ve yaşlılar için bakım evleri kurulmalıdır,
-       Çamaşırhane ve yemek evleri kurulmalıdır,
-       Ucuz ve sağlıklı gıda ürünlerine erişim imkanları sağlanmalıdır. Halk pazarı alanları çoğaltılmalıdır. Mahalle kooperatifleri teşvik edilmeli ve desteklenmelidir.
-       Elektrik, su, sosyal hizmetler, doğalgaz, ulaşım, haberleşme, gibi hizmetler ücretsiz, kesintisiz, ve kaliteli sunulmalıdır.
-       Park, spor ve oyun alanları çoğaltılmalıdır.
-       Kent içerisinde her toplumsal kesimi gözeterek sosyal alanlar oluşturulmalıdır.
-       Farklı inanç gruplarına eşit yaklaşılmalı. İbadethanelere eşit önemde kamu hizmeti sunulmalıdır.
-       Yerel bütçeden kültür ve sanata kaynak ayrılmalı. İlçemizde atıl durumda bulunan kültür merkezleri, tiyatro sahneleri işler hale gelmedi. Amatör sanat grupları teşvik edilmeli, olanlar desteklenmelidir.
-       Azınlıkların çokça yaşadığı Kurtuluş-Bomonti civarında milliyetçi saiklerle isimlendirilmiş olan mahalle, sokak, cadde ve okul isimleri değiştirilmeli,  Ergenekon Caddesi’nin adının değiştirilerek Hrant Dink Caddesi olması bir toplumsal talebin karşılanması bakımından gerçekleştirilmelidir.
-       Yerel hizmetler ilçenin çok kültürlü yapısı gözetilerek çok dilli olarak sunulmalıdır.

Bugün bu sempozyumun örgütleyicilerinin “Yaşanabilir Bir İstanbul” olarak tariflediği mücadele, kente ilişkin kararların sermayenin çıkarlarına göre belirlendiği bu düzenin devam mı edeceği yoksa toplumun genelinin genel ve özgün ihtiyaçlarına göre politikaların gerçekleştirilebileceği yeni bir toplumsal düzen mi kurulacağı ile ilgilidir. Bizler kendi taleplerimizi belirler ve bunlarla ilgili mücadele ederken onlar da kenti sermayeye peşkeş çekmeye devam ediyorlar. Çağlayan’da bulunan yaklaşık 6.000 öğrencinin eğitim gördüğü Motor Meslek Lisesi’nin de içinde yer aldığı 66 bin metrekarelik alan ranta açılması bunun bizim gündemimize giren yeni örneği. Daha önce Meslek Lisesi Alanı olan alan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 1 Kasım’da askıya çıkan planla Özel Proje Alanı olarak belirlendi. Yani burada büyük ihtimalle yeni bir gökdelen veya AVM yapılacak.

Yaşadığımız bölgelerin özellik ve ihtiyaçlarına göre bizzat o bölgelerde yaşayanlar tarafından belirlediğimiz talepler hepimizin ortak talepleri, başka bir Şişli, başka bir kent, başka bir dünya arzumuzun ürünüdür. Bu noktada gezi direnişinin ve devamında yapılan her eylemin yoğun bir polis şiddetiyle bastırılmak istenmesini vurgulamak gerekiyor. Okmeydanı’nda, Çağlayan’da, Küçük Armutlu’da, Gazi Mahallesi’nde, Gülsuyu’nda, Bir Mayıs Mahallesi’nde ve burada saymadığımız pek çok yerde devlet eliyle organize edilen şiddete karşı ortak tavır göstermek ve bu mücadelelerde hayatını kaybeden, sakatlanan ve tutuklanan insanları sahiplenmemiz de büyük önem taşıyor. Gezi Parkı’nın yıkımına karşı birlikte mücadele edip kazandık. İstanbul’un dört bir yanında yaşayan insanların kendi yaşam alanlarına ilişkin talepleri için de birlikte mücadele etmekten başka şansımız bulunmamaktadır. Eğer bu kentin sakini değil sahibiysek, kentin her alanını sermayeye peşkeş çeken anlayışa ancak hep birlikte dur diyebilir, yaşanabilir bir İstanbul’u hep birlikte yaratabiliriz.

Şişli İlçesi Forumları
Maçka Forumu, Şişli Merkez Mahallesi Forumu, Tatavla Dayanışması

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder